4 Nisan 2008

neden siyaset rejimi tehdit eder?

yasama ve yürütme arasında olması gereken küvvetler ayrılığının, türkiye’de pratikte olmamasını şu anda yaşadığımız yargı-meclis sorunlarının ana kaynağı olarak görüyorum.

yasama yetkisi meclisin. yürütme de hükütmetin yetkisidir. ne yazık ki seçim yasaları ve sistemi yüzünden iktidarı elinde bulunduran hükümet, meclisin de önemli bir çoğunluğunu elinde bulundurmaktadır. bunda özellikle %10 barajının etkisi büyüktür. bu durumda iktidarın anayasanın özgürlükleri koruyucu yapısını bozup, anayasayı iktidarı koruyucu hale getirmesi kaçınılmaz oluyor. yani çoğunluğun diktatörlüğüne doğru yöneliyor. bu da başlı başına rejim tehlikesi, toplumsal kutuplaşma ve iç savaş gibi tehlikeleri gündemden düşürmüyor.

ne yazık ki akp de iktidar olduktan bir süre sonra kendi diktatörlüğünü kurmaya çalışmıştır. şu anda yaşanan gerilim bundan bağımsız açıklanamaz. şöyle bir beyin cimnastiği turnusol kağıdı görevi görüyor “düşünelim ki akp son iki yılında seçim yasasını çoğulcu bir çizgiye çekseydi ve anayasayı da farklılıkları koruyucu şekilde dönüştürseydi, nasıl bir türkiye’de yaşıyor olurduk.”

iktidarın doğası çoğulcu demokrasiyle çelişmektedir. bu hangi partinin iktidar olduğundan bağımsız bir mesele.

ayrıyeten ekonomik olarak orta sınıfın çoğunluk olduğu gelişmiş ülkelerdeki şablonlar, yoksul sınıfın çoğunluk olduğu türkiye'ye uygulanamaz.

Hiç yorum yok: