6 Mart 2008

çocukluğumuzun prangaları

bin yıl süren tarım toplumunda, insan hayatı pek hızlı değişmemiştir. anne babaların çocuklara öğrettiği bilgiler, alışkanlıklar ve duygusal kalıplar ölene kadar geçerliliğini korumuş olabilir. günümüze bakınca durum bam başka. son yüzyılda dünyanın evrimini düşününce nasıl da hızlı bir dönemden geçtiğimizi anlıyorum. durum böyleyken, dünya bu kadar hızlı evrilirken, anne babaların öğrettikleri, alışkanlıkları ve duygusal kalıpları artık bize az geliyor. yaşamın değişik dönemlerinde acıyla, zorla o duygusal kalıpları kırıp kendimizi zamana uydurmaya çalışıyoruz. ayaklarımızdaki prangalardan yeri geldikçe kurtuluyoruz. kurtulması en zor şey ise galiba duygusal kalıplar. çünkü duyguların varlığını tam farkedemiyoruz ama tam tersine onlar düşüncelerimiz ile vücudumuzu çokta güzel kontrol edebiliyorlar. benzetmelerle anlatılan şeyleri sevmesemde, kartallar ve insanlar yazısı bu durumu oldukça güzel anlatıyor.

Hiç yorum yok: